Ressam, oyuncu, şarkıcı ve Fenerbahçe’ye ithaf ettiği marşıyla marş yayınlayan ilk kadın.
“Dedelerim, dayım divan kurulu üyeleriydi.”
Aşkın Korusun şarkısının Fenerbahçe’ye ithaf ettiği versiyonu olan Fenerbahçe Aşkın Korusun şarkısı hakkında Fenerbahçe’den tebrik ve teşekkür aldığını söyleyen Ayçe İşözen, marşın hala ara ara statta çalındığını ve bir taraftar olarak bundan mutluluk duyduğunu belirtti.
“Bence tanı konulmamış bir disleksiydim.”
Okumayı çok geç öğrendiğini, matematiğin kendisi için hem bir eğlence parkuru hem de kabus olduğunu itiraf eden Ayçe İşözen, çocukken tanı konulmamış bir disleksi hastası olabileceğini düşündüğünü söyledi.
“Resim yapmak beni tatmin etmedi.”
Resim mezunu olan ve uzun yıllar resim eğitmenliği geçmişi bulunan Ayçe İşözen, iki boyutlu sanatta kendini bulamadığını ifade eden sanatçı, oyunculukta sesiyle, mimikleriyle daha çok kendi olma şansını yakaladığının üzerinde durdu.
“Muhteşem bir sesim olmayabilir.”
Kimileri tarafından sesiyle ilgili eleştiriler aldığını, kimilerinin de sesini çok naif bulduğunu belirterek müziğin bir kendini ifade etme biçimi ve zevk meselesi olduğunun altını çizen Ayçe İşözel, “Hiç böyle bir derdim yok. Bunu yapmak beni mutlu ettiği için setim olmadığı zamanlar müzik yaparak kendimi avutuyorum.” şeklinde konuştu.
“Herkes her şeyi yapsın.”
Başkalarına saygısızlık etmediği veya başkasının mesleğini elinden almadığı müddetçe herkesin her şeyi yapabileceğini düşündüğünü dile getiren sanatçı, “Ben beş yıl sonra tıp okumaya karar verebilirim ve çok da iyi bir cerrah olabilirim. Bunun ne bir sınırı ne de yaşı yok.” dedi.
